Amerika Birlesik Devletleri'nde jeopolitik olarak oldukça önem arz eden tedarik zinciri kanunu olan "Uygur Zorla Çalistirmayi Önleme Kanunu" ("Kanun") Senato'dan geçerek  Baskan Joe Biden tarafindan 23 Aralik 2021'de imzalandi. Kanun temel olarak, Çin Halk Cumhuriyeti'nin Uygur Özerk Bölgesi'nde zorla çalistirilan isçilerce üretilen hiçbir malin ABD pazarina girmemesini saglamayi amaçliyor. Bu amaçla Kanun, Sincan'daki "zorla çalistirma" uygulamasini hedef alarak, Sincan'da üretilen tüm mallarin ithalatina yönelik genis yasaklar koyulmasi da dahil olmak üzere çesitli yaptirimlari barindiriyor. Bu bakimdan sirketlerin, özellikle cografi anlamda tedarik zincirlerinin her adimini bilmeleri ve kayit altinda tutmalari, özenli inceleme süreçlerini tedarik zincirlerinin hiçbir adiminda isçilerin zorla çalistirilmamasini saglayacak sekilde genisletmeleri ve gerekli kontrol mekanizmalarini olusturmalari önem arz ediyor.

Tedarik zincirlerine özgü uyum politikalari olusturmak günümüz is dünyasinda ölçegi ne olursa olsun tüm sirketler ve kuruluslar için bir zorunluluk haline dönüsmektedir. Bu zorunluluk, baslarda hem etik açidan dogru olani yapmanin hem de is dünyasi hamleleri bakimindan stratejik davranmanin bir geregi olarak görülse de; kimi ülkelerde faaliyet gösteren sirketler için artik hukuki bir zemine kavusmaya baslamistir.

Tedarik zincirlerinde ortaya çikabilecek jeopolitik sorunlar, dogal afetler, veri ihlalleri, zorla çalistirma yasagina aykiriliklar gibi sayisi çogaltilabilecek tüm bu sorunlarin bir "tehdit" olarak algilanmasi sirketler için oldukça yeni bir durum teskil etmektedir. Dolayisiyla sirketlerin çogu, tedarik zincirlerindeki tehditleri fark etse dahi potansiyel olarak yikici olan bu sorunlari önlemek veya yönetmek için gerekli proaktif adimlari atmama egiliminde olabilmektedir.

Hükümetler tarafindan tedarik zincirlerine iliskin pesi sira yasal düzenlemeler yapilmasi tesadüf degildir. On yil gibi uzak olmayan bir süre önce sirketlerin is birligi yaptiklari tüzel kisilerin dahi devlet eliyle denetlenebilmesi oldukça abartili bir müdahale olarak degerlendirilirken, 2022 yilinin dünyasinda orantili bir müdahale olarak algilanmakta ve kurum/kuruluslarin çevresel ve sosyal sorumlulugunun bir geregi olarak karsimiza çikmaktadir.

Bu dogrultuda, 2023 yilinda yürürlüge girmesi beklenen Tedarik Zincirlerinde Sirketlerin Özen Yükümlülügü Hakkinda Kanun'un1 yakin zamanda özellikle Avrupa'da benzer kanunlasma hareketlerine öncülük etmesi beklenirken; ABD Kongresi'nde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler tarafindan neredeyse oy birligi ile kabul edilen Kanun, Senato'dan geçerek  Baskan Joe Biden tarafindan 23 Aralik 2021'de imzalandi. Biden'in imzasi ile kanun formuna kavusan metin, 21 Haziran 2022'de yürürlüge girecek.

Amerikan tedarik zincirlerini Çin'de zulüm gören etnik-dini azinliklarin ve özellikle Uygurlarin zorla çalistirilmasindan kurtarmayi amaçlayan Kanun ile Çin'de is yapan sirketler -özellikle Sincan'da tedarik zinciri temas noktalarina sahip olanlar- için yeni uyum politikalari olusturma ihtiyaci dogdu.

1. Kanun'un Arka Plani

Çin'de uzun yillardir yetmisten fazla hapishanede 500.000 ila 800.000 kisinin tutuldugu ve bu mahkumlarin çok sayida endüstride zorla çalistirilmak üzere kullanildigi tahmin ediliyor. Sincan gözalti kamplarindaki milyonlarca Uygur'un da ayni sartlara tabi tutuldugu tahmin ediliyor. Maruz kalinan zorla çalismanin boyutunun çok büyük oldugu ve özellikle pamuk sektöründe neredeyse zorla çalistirma yasagina aykiri sekilde hareket edilmeden üretilmis bir hazir giyim ürününün olmadigi düsünülüyor.2 Bu ürünlerin uluslararasi ticarete konu olmasinin gözden geçirilmesi ise dünya gündeminde kendine yeni yer ediniyor.

The New York Times'taki Agustos 2020 tarihli bir makaleye göre, dünya çapinda satilan yaklasik bes pamuklu giysiden birinin Sincan'dan pamuk veya iplik temin edilerek üretildigi tahmin ediliyor. Ayrica NYT, Wall Street Journal ve Axios tarafindan bu kapsamda yürütülen çesitli sorusturmalarin sonucunda, Uygurlarin alikonularak zorla çalistirilmasinin büyük moda perakendecilerinin tedarik zincirlerinde de mevcut oldugunu gösteren delillere ulasildi.3

Esasen Kanun, Sincan'daki zorla çalistirma uygulamalarini hedef alan ilk ABD düzenlemesi degildir. 2019'dan bu yana, ABD Gümrük ve Sinir Güvenligi tarafindan Sincan'daki belirli sirketlere ve ürünlere yönelik olarak çesitli talimatlar düzenlenmekteydi. Kanun, tüm bu düzenlemeleri bir üst seviyeye tasiyor ve Sincan'daki ürün ve hizmetlerin kullanimi ile üretilen tüm ürünleri de hedef alarak kismen ya da tamamen Sincan'da ya da Sincan menseili bir gerçek ya da tüzel kisi tarafindan üretilmis ürün ve hizmetlerin tamamini "zorla çalistirma" altinda üretilmis kabul ediyor.

17 Eylül 2020'de Çin Devlet Konseyi Iletisim Ofisi, ideolojik olarak önyargili uluslararasi güçlerin Sincan'a çifte standart uyguladigini ve insan haklarini korumaya yönelik yerel çabalari görmezden geldigini söyleyerek Sincan'da zorla çalistirma iddialarini kesin bir dille reddetmisti.4

2. Kanun'un Amaci ve Uygulanisi

Söz konusu Kanun'un amaci Amerikan kurumlarinin bölgedeki etnik azinliklar arasinda zorla çalistirmayi finanse etmesini önlemek olarak ifade edilmektedir.  Bu dogrultuda Kanun, Çin Halk Cumhuriyeti'nin Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde zorla çalistirma ile üretilen mallarin ABD pazarina girmemesi amaçlanmaktadir.  

Kimler Kanun'a uymakla yükümlüdür? Tüm ABD vatandaslari ve ABD'de bulunan kisiler ile ABD yasalari uyarinca kurulmus bütün tüzel kisiler ve bunlarin tüm dünyadaki istirakleri Kanun'a uymakla yükümlüdür. Zira pratikte de ABD'nin "ABD kisisi" kavramini çok genis kabul ettigi bilinmektedir.

Peki Kanun nasil uygulanacak? ABD Iç Güvenlik Bakanligi Zorla Çalistirmayla Mücadele Görev Gücü (Forced Labor Enforcement Task Force Chaired by the Secretary of Homeland Security) kismen ya da tamamen, Çin'de zorla çalistirmayla üretilen mallarin ithal edilmesini önlemeye yönelik bir strateji gelistirecektir.  Bu strateji kapsaminda Zorla Çalistirmayla Mücade Görev Gücü, yayimlayacagi listeler kapsaminda:

  • Sincan bölgesinde zorla çalistirmayla ürün ya da hizmet üreten sirketleri,
  • Sincan bölgesinde zorla isçi çalistirmanin temini, tedarigi, ulastirilmasi, barindirilmasi için Çin hükümetiyle is birligi yapan sirketleri,
  • Yukarida belirtilen sirketlerce üretilen ürün veya hizmetleri,
  • Yukaridaki ürün ya da hizmetleri ithal eden sirketleri,
  • Sincan bölgesinden kaynak materyal/hammadde temin eden sirketleri,

belirtecektir. Bu listeler sayesinde sirketlerin tedarik zincirlerine bu listelerde bahsi geçen sirket ve ürünlerin dahil olmadigindan emin olacak sekilde özenli inceleme süreçlerini yürütmeleri beklenmektedir.

Kanun uyarinca, ABD Gümrük ve Sinir Güvenligi, kismen ya da tamamen Sincan bölgesinde üretilen ya da yukarida bahsi geçen listelerdeki sirketlerce üretilen tüm ürünlerin "zorla çalistirma" uygulamalariyla üretildigini kabul edecek ve bu nedenle tüm bu ürün veya hizmetlerin Amerika Birlesik Devletleri'ne ithalinin yasak oldugunu varsayacaktir. Bu kapsamda Kanun, mevcut düzenlemelerden farkli olarak, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde (veya Sincan'dan is gücü ihraç eden kurumlar dahil olmak üzere) maden olarak çikarilmis, islenmis veya tamamen veya kismen üretilmis, ithalata konu herhangi bir ürünün, zorla çalistirma kullanilarak üretildigini kabul etmekte ve ithalini yasaklamaktadir; buna karsilik ürünlerin "zorla çalistirma" ile üretilmedigine dair ispat yükünü sirketlere yüklemektedir. Yani Kanun, tamamen ya da kismen Sincan'da ya da Sincan menseili sirketlerce üretilen bütün ürünlerin yaptirim kapsaminda oldugunu bir karine kabul etmis ve ithalata konu ürünlerin "zorunlu çalistirma"nin ürünü olmadiginin ispat yükümlülügünü sirketlere yüklemistir. Eger sirketler, tedarik zincirlerinin her bir adiminda yer alan gerçek ve tüzel kisilerin, kaynak, hammadde ve diger ürün ve hizmetlerin bu kapsamda olmadigina dair "açik ve ikna edici" kanitlar oraya koyarak aksini ispat edemezse, ürünler gümrükten geçemeyecek ya da geçirilmesi halinde ürünlere el konulabilecektir.

Kanun kapsaminda Disisleri Bakanligi, hazirlayacagi liste kapsaminda:

  • Sincan bölgesindeki zorla çalistirma uygulamalarindan dogrudan ya da dolayli olarak yararlanan Çin'de kurulu sirketleri ve onlarin istiraklerini,
  • Bu gibi sirket ve istiraklerden ABD'ye ürün ya da hizmet ithal edilmesinde araci olan sirketlerin yabanci temsilcilerini

belirtecek ve sirketlerin özenli inceleme süreçlerini destekleyecektir. Hatta, Dis Isleri Bakanligi'nin ayni zamanda sirketlere özenli inceleme süreçlerini gelistirmelerinde ve yürütmelerinde destek olmasi beklenmektedir.

Kanun'un bir diger uygulama alani ise Sincan'da zorla çalistirma uygulamasiyla iliskisi bulunan kisi ve kurumlari hedef alan yaptirimlardir. Bu kapsamda Kanun uyarinca Baskan, Çin hükümet görevlileri de dahil olmak üzere, Sincan bölgesinde zorla çalistirma uygulamalariyla iliskisi bulunan tüm yabanci kisi ve kurumlari belirleyecek ve varliklarin dondurulmasi, ABD vize kisitlamalari, para cezalari gibi çesitli yaptirimlar uygulayacaktir.

3. Uluslararasi Ticaretin Yönetimi Için Uyum Programlari

Her keskin hukuki degisimin getirdigi etkide oldugu gibi, bu Kanun'un etkisi ile uluslararasi ticareti yönetmek için herkese uyan ve yeknesak bir uyum programi yaklasimi yoktur. Uygur Zorla Çalistirmayi Önleme Kanunu, sektörlerden, cografyalardan ve hatta ulusal kimliklerden kolaylikla etkilenebilecek kaygan bir zeminde yer aldigindan, sirketler için kisisellestirilmis ve risk bazli yaklasimlar öngören uyum programlari olusturulmali ve uygulanmalidir. Buna örnek olarak dünyada kimi derneklerin kendi sektörlerine ait tedarik zinciri izlenebilirlik protokolünü gelistirdigi ve üyelerini çesitli çevresel ve sosyal sorumluluk taahhütleri imzalamaya tesvik ettigi gözlemleniyor.5

Kanun kapsaminda yasaklarin "karine" ve temiz olmanin "açik ve ikna edici delillerle ispata tabi olmasi", sirketlere tedarik zincirlerinin her bir adimini bilme ve yakindan takip etme yükümlülügü getirmistir.  Bu kapsamda sirketlerin, uluslararasi operasyonlarini dikkatlice incelemeleri ve Sincan'daki zorla çalistirma uygulamalarinin operasyonlarina dahil olma riskini belirlemeleri gerekmektedir.

Bununla beraber, sirketlerin, Zorla Çalistirmayla Mücade Görev Gücü tarafindan hazirlanacak olan yasaklanan kisi, sirket ve ürünlerin belirtilecegi listeyi ve Dis Isleri Bakanligi tararifindan sirketlerin özenli inceleme süreçlerine iliskin olarak hazirlanacak olan plani dikkatle incelemeleri ve özenli inceleme, izleme ve denetim süreçlerinde göz önünde bulundurmalari gerekmektedir.

Bu kapsamda, sirketlerin uyum programlarinin esasli bir unsurunu, tedarik zincirinin Kanun'a ve Kanun uyarinca hazirlanacak ikincil düzenlemelere uygunlugunu saglayacak izleme ve iç kontrol mekanizmalari olusturacaktir. Kanun'a uyum için mal ve hizmet tedariginin izlenmesi ve kontrolü yaninda ayni zamanda sirketin üçüncü taraflarinin ön incelemesi, siki kontrolü ve izlenmesi de gerekecektir.

Esasen Kanun, sirketlerin tedarik zincirlerinin herhangi bir adiminda Sincan'daki zorla çalistirma uygulamalarinin dahiliyeti olup olmadigina yönelik bir inceleme yapmalarini gerektirmekle beraber, daha genis bir çerçevede bakildiginda, sirketleri  insan haklarina uyum için özenli inceleme ve insan haklarina uyumun izlenmesi  süreçlerine yönlendirmektedir. Çok uluslu isverenler, Sincan'da zorla çalistirmaya dahil olma riskini belirlemek için küresel operasyonlarini dikkatle incelemeli ve olumsuz insan haklari etkilerini önlemeye, hafifletmeye ve tazmin etmeye yönelik mevcut politikalarini denetlemelidir. Bunun için sirketin veya operasyonlarinin bulundugu cografyada, sektöre iliskin risklerin öncelikle tespit edilmesi ve tedarik zincirlerini "kirletebilecek" unsurlarin önceden belirlenmesi gerekmektedir. Ardindan, tespit edilen riskler baz alinarak sirket için kisisellestirilmis bir uyum programi kaleme alinmalidir. Bu noktada politikada yer alan insan haklarinin yahut bu haklari ihlal edecek davranislara getirilen yasaklarin kapsaminin nasil tanimlandigi oldukça önem arz eder. Hazirlanan politikada is hukuku ve isçi haklarina iliskin detayli düzenlemelere yer vermek de yerinde olacaktir. Tedarikçilerle is iliskileri, belirlenen politikalar ile uyumlu olarak gerçeklestirilmelidir ve bunu denetlemek adina kapsamli özenli incelemeler yürütülmelidir. Bu özenli inceleme süreci, Birlesmis Milletler Is ve Insan Haklari Rehber Ilkeleri'nin yani sira Avustralya, Kaliforniya, Birlesik Krallik, Fransa, Almanya ve Avrupa Birligi gibi yargi bölgelerinde var olan veya gelistirilmekte olan diger birçok zorunlu bildirme ve özenli inceleme yasalari isiginda yürütülmelidir. Uyum sürecinin sürekliliginin kontrol altinda tutulmasi ve risklerin düzenli olarak ölçülebilmesi için ise yukarida bahsedilen prosedürlerin düzenli olarak inceleme faaliyetlerine tabi tutulmasi gerekmektedir.

Tedarik zinciri bütünlügünü saglamak ve ticaret düzenlemelerini ve yaptirim yasalarini ihlal etme risklerini azaltmak için sektör paydaslarinin is birligi halinde, güçlü iç uyum programlari uygulamayi düsünmesi gerekebilecektir. Süphesiz bu süreç boyunca sirketler için en kiymetli paylasim, bilgi paylasimi olacaktir.

Sonuç

Son yillarda tedarik zinciri kanunlarinin güçlenerek ilgi görmesi, is dünyasi ve ona tesir eden kanunlastirma hareketlerinin yasadigimiz dünyadan bagimsiz düsünülemeyeceginin en büyük kaniti olarak karsimiza çikmaktadir. Özellikle sistematik insan haklari ihlalleri, ne devletlerin ne de özel kurumlarin göz yumabilecegi bir konudur. Devletlerin bu konuda yükümlülüklerini yerine getirmesi, katilimci bir is dünyasi olmadan mümkün degildir. Bu konuda harekete geçmek artik çesitli yasalarla zorlunluluk haline getirilmeye baslandigindan, önümüzdeki yillarda küresel ticaret endüstrisi genelinde insan haklarina iliskin kaygilarin artmasiyla beraber, çesitli köklü politika degisiklikleri beklemeye devam edebiliriz.

KAYNAKÇA

https://www.congress.gov/bill/117th-congress/house-bill/6256/text

https://www.congress.gov/bill/117th-congress/senate-bill/65

https://www.congress.gov/bill/117th-congress/house-bill/1155/text

https://www.natlawreview.com/article/uyghur-forced-labor-prevention-act-what-it-means-solar-supply-chain

Footnotes

1 Germany Has Enacted A Supply Chain Law Focusing On The Prevention Of Human Rights Abuses https://www.mondaq.com/turkey/corporate-and-company-law/1107372/germany-has-enacted-a-supply-chain-law-focusing-on-the-prevention-of-human-rights-abuses

2 Han Lianchao, Cotton: The Fabric Full of Lies, (August 2019). 

3 Elizabeth Paton, Austin Ramzy (10 August 2020). "Coalition Brings Pressure to End Forced Uighur Labor"New York TimesArchived from the original on 12 September 2020. Retrieved 13 September 2020.

Full Text: Employment and Labor Rights in Xinjiang"Xinhua News AgencyArchived from the original on 20 September 2020.

5 Solar Supply Chain Traceability Protocol https://www.seia.org/research-resources/solar-supply-chain-traceability-protocol.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.