ÖZET

Teyitli çek ne 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ne de 5941 sayılı Çek Kanunu kapsamında düzenlenmiş olup uygulamada çeke duyulan güvenin artırılması ve çek kullanımının yaygınlaştırılması amacıyla gündeme gelmiş bir kavramdır

Teyitli çekin kapsamı, ilgili mevzuat çerçevesinde düzenlenmemiş olması nedeniyle, çek hukukunun belli bazı prensiplerinin incelenmesiyle belirlenebilir olmaktadır. Bu bakımdan teyitli çeke ilişkin olarak özellikle çekte muhatabın kambiyo ilişkisine dahil olmaması gerekliliği ve kabul yasağına ilişkin çekinceler gündeme gelmekte, teyitli çek kavramının anlaşılabilmesi adına teyidin şekli ve sonuçları bakımından da değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Muhatap bankanın çeke düştüğü teyit şerhi gereği, çekin belirli şartları sağlar şekilde ibraz edilmesi hâlinde, banka istisnai bazı durumlar haricinde ödeme yapmaktan kaçınamayacak; çeke düşülen şerh karşılığın bulunmaması durumunda dahi bankanın ödeme yapma gerekliliğini doğuracaktır. Bu durumda düzenlenen aleyhine karşılıksız çek nedeniyle cezai yaptırım uygulanmaması gibi sonuçlar da gündeme gelmektedir.

GİRİŞ

Çek hukuku bakımından uygulamada olan çekte kabul yasağı ve sair benzer bazı uygulamalar doğrultusunda muhatabın kambiyo ilişkisine dahil olması engellenmekte, bu durum ise çekin güvenilirliği konusunda çekincelerin doğmasına sebep olmaktadır.

Uygulamada, kişilerin çeki düzenleyen kişi ile çekin karşılığının bulunduğuna güven duyması ve bu sayede çekin ticari hayattaki kullanımının artması için, muhatap bankanın çekin karşılığı olduğunu beyan etmesine yönelik bir ihtiyaç doğmuştur. Bu ihtiyacın karşılığı olarak, teyitli çek adını verdiğimiz, çekin muhatap tarafından teyit edilmesi yöntemi doğmuştur.

Bu çalışmada genel olarak teyitli çek kavramından ve teyitli çekin unsurlarından bahsedilerek bilhassa çekin teyit edilme şekli, teyit kapsamında yapılması gerekenler ve teyidin kimler tarafından talep edilebileceği gibi hususlar açıklanmaktadır. Devamında, teyitli çekin doğurduğu sonuçlar, çeke teyit şerhi işleyen bankanın yükümlülükleri ve üçüncü kişilerin durumu, farklı ihtimaller değerlendirilerek ele alınmaktadır.

I. ÇEKİN UNSURLARI

Çekin şekli unsurları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) madde 780 kapsamında sayılarak, bu unsurları bulundurmayan bir senedin çek olarak nitelendirilemeyeceği düzenlenmiştir. Çek Kanunu (“ÇekK”) madde 2/7 uyarınca da çek defterinin her bir yaprağında bulunması gereken unsurlar sayılmıştır. Ne TTK ne de ÇekK kapsamında, çek üzerine düşülebilecek teyit şerhine ilişkin bir açıklama bulunmamaktadır.

Çek üzerine, yukarıdaki maddelerde yer alan zorunlu içeriğin dışında, bazı ihtiyari kayıtların konması da mümkündür. Bu ihtiyari kayıtların bazıları TTK kapsamında düzenlenmekte, bazıları ise mevzuat hükümleri kapsamında düzenlenmemekle birlikte ihtiyaçlar doğrultusunda uygulamada gündeme gelmektedir.1 Ne var ki TTK'nın çek üzerine konulabilecek ihtiyari kayıtlara ilişkin hükümlerinde de çekte yer alan bedelin karşılığının bulunduğunun muhatap banka tarafından teyit edilmesine ilişkin kayıtlara yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır.

Çek üzerinde bulunması gereken kayıtlar ile ihtiyari olarak bulunabilecek kayıtlar dışında, çek üzerine konması yasak olan kayıtlar da TTK kapsamında düzenlenmiştir. Çek üzerine, çekin geçerliliğini etkilemese de konması yasak olan ve yalnızca yazılmamış sayılacak olan kabul kaydı, muhatabın aval beyanı, vade kaydı, faiz kaydı ve düzenleyenin sorumsuzluk kaydı gibi kayıtlar ile çeki geçersiz hâle getiren çek kapsamında lehtara ödeme yapılmasını şarta bağlayan kayıtlara ilişkin düzenlemelerde de teyitli çek kavramını açıklayan bir unsura rastlanmamaktadır.

II. TEYİTLİ ÇEKİN UNSURLARI

TTK ve Çek kapsamında açıkça düzenlenmemekle birlikte, çeşitli hukuki düzenlemelerden de dayanak alan2 teyitli çek esasen uygulamada çeke olan güvenin artırılması ve çek kullanımının yaygınlaştırılması noktasında bir çözüm olarak karşımıza çıkmaktadır. Belirtmek gerekir ki teyitli çek uygulamada ve doktrinde aynı zamanda bloke çek olarak da geçmektedir.

A. Teyidin Şekli

Çekin teyidi, çekin ön veya arka yüzü üzerine muhatap banka tarafından3 konulan “karşılığı blokedir”, “teyitli çektir”, “karşılığı teyit edilmiştir”, “hamil emrine amadedir”, “işbu çekin muhteviyatı olan yalnız …-TL hesapta bloke edilmiştir” gibi ifadelerden oluşan bir şerh ile sağlanmaktadır.4 Bu şerhin yalnızca çekin karşılığının bulunduğu yönünde bir beyan olması hâlinde ise teyitli çekten söz edilemeyecek, bu tip şerhler vize olarak kabul görecektir.5 Teyidin şekli bakımından ayrıca banka yetkililerinin imzasının bulunması gerekmektedir.6 Teyit tarihinin çek üzerine yazılmasının gerekli olup olmadığı konusunda ise doktrinde görüş birliği sağlanamamıştır.7

B. Bloke İşlemi

Bir çekin teyitli hâle getirilmiş olması durumunda, çek hesabında çek bedelinin karşılığı tutarında bloke uygulanmasının ve bloke edilen çek bedelinin farklı bir hesaba alınmasının gerekip gerekmediği tartışmalı bir konudur.8

Bir görüşe göre çekin teyidiyle birlikte, çek bedeli çek hesabında bloke edilmeli ve başka bir hesaba alınmalıdır.9 Ancak belirtmek gerekir ki bu görüşü savunan yazarlar, çek hesabında çek tutarında bloke işlemi uygulandıktan sonra, bloke edilen bu tutarın farklı bir hesaba alınması gerekliliğini, bir zorunluluk olarak değerlendirmekten ziyade üçüncü kişilerin haciz ve sair taleplerine karşı sağlayacağı faydalara bağlamaktadır.10 Bunun doktrindeki benzer bir yansıması olarak, teyidin amacının, çek bedelinin hamil emrine hazır bulundurulması olduğu; bu amacın sorunsuz şekilde sağlanmasının ise çek bedelinin çek hesabından çıkarılarak, lehtar adına bir hesaba geçirilmesiyle mümkün olabileceği ifade edilmektedir.11 Zira bu sayede ibraz süresinin sonuna kadar ilgili tutar hamilin emrine hazır olarak bekletilebilecektir.

Bunun aksini savunan görüş ise, çek hesabında bloke işlemi yapılmasının mümkün olduğunu kabul etmekle birlikte çek hesabında herhangi bir bloke işlemi olmaksızın, yalnızca çek üzerine bloke kaydının konulmasını, çekin teyit edilmiş olması için yeterli kabul etmektedir.11 Yargıtay uygulamasında da bir çekin banka tarafından teyit edilmesi hâlinde, çek karşılığının hesapta bloke edildiğinin kural olarak kabul edileceği ancak hesapta bloke işleminin yapılmamasının, teyidin geçerliliğini etkilemeyeceği kabul edilmektedir.12

Doktrinde yer alan bu tartışmanın dışında, bloke işleminin Türk hukukunda geçerli bir işlem olup olmadığı da değerlendirilmektedir. Bu kapsamda çek hesabında yapılan bloke işleminin üçüncü kişilere karşı ileri sürülemeyeceği belirtilerek bloke edilen bedelin başka bir hesaba aktarılmasının muvazaa teşkil edebileceği de savunulmaktadır.13

C. Teyit Talebi

Teyit talebinin kim tarafından ve ne zaman ileri sürülebileceği konusunda da doktrinde farklı görüşler mevcuttur.

Bir görüşe göre çekin teyit edilmesi yalnızca düzenleyen tarafından talep edilebilir. Zira çekin ödenmesi anına kadar, çek hesabında tasarruf yetkisini haiz olan kişi düzenleyendir ve bu nedenle çek hesabındaki tutarın bloke edilmesi suretiyle, bu tutar üzerinde tasarruf edebilecek kişi de ancak düzenleyen olabilir.14 Fakat çeki düzenleyen kişinin, çek üzerine koyacağı bir kayıtla karşılığı devrettiği ve dolayısıyla tasarruf yetkisinin hamile geçtiği hâllerde, hamilin çekin teyidini talep etmesinin mümkün olacağı da ifade edilmektedir.15

Karşıt görüş ise, çekin teyidinin hem düzenleyen hem de hamil tarafından talep edilebileceğini belirtirken teyidi talep eden kişiye göre bankanın sorumluluğunu oluşturan hukuki temellerde ayrım yapmakta16 ve çekte ibraz süresinin kısa olması nedeniyle uygulamada hamil tarafından teyit talep edilmesinin çok olası olmadığını da ifade etmektedir.17

Özetle, doktrinde düzenleyenin çekin teyidini talep edebileceği konusunda görüş birliği mevcuttur. Hamilin çekin teyidini talep edip edemeyeceği konusundaki görüş ayrılığı bulunmakla birlikte Yargıtay'ın, hamilin talep yetkisini kabul ettiği kararları mevcuttur.18

III. TEYİDİN HÜKÜM VE SONUÇLARI

Teyit ile muhatap banka, çek bedelinin karşılığının çek hesabında bulunduğunu belirtmekte ve -doktrinde tartışmalı bir husus olmakla birlikte- ibraz süresi boyunca bu tutarı hamil lehine bloke ettiğini taahhüt ederek, süresi içerisinde ibraz hâlinde çekin bedelini hamile ödeyeceğini bildirmektedir.19

Bankanın taahhüdü doğrultusunda, teyit edilmiş çek karşılığı bulunmasa da banka tarafından ödeneceği için teyitli çekler kapsamında karşılıksız çekten söz edilemeyecektir.20 Bu doğrultuda muhatap banka, karşılıksız olduğu gerekçesiyle çeki ödemeden kaçınamayacağından düzenleyen aleyhine karşılıksız çek nedeniyle cezai yaptırım uygulanması gündeme gelmeyecektir.21

A. Muhatap Banka Bakımından

Bankanın teyitli çek bakımından sorumluluğu, kambiyo ilişkisine dayalı bir sorumluluk değil -çek bedelinin ödenmesi için blokaj işlemi yapılabildiği de dikkate alındığında, banka teyitli çeki düzenleyen hesabından ödeyeceğinden- borçlar hukuku kapsamında çekin bedelinin ödeneceğine dair bir taahhüttür.22 Dolayısıyla banka çeki kabul eden sıfatında olmaz23, kambiyo borçlusu hâline gelmez ve bankanın teyitli çek kapsamındaki sorumluluğu çekten bağımsız bir sorumluluktur.24

Muhatap banka tarafından, TTK'da öngörülen zorunlu unsurları taşımayan bir çek teyit edilmiş ise muhatap bankanın, genel hükümler kapsamında sorumlu olduğu kabul edilmekte25; bu doğrultuda bir açık çekin teyit edilmesi ve bedel kısmının sonradan doldurulması hâlinde de muhatap bankanın iyi niyetli hamillere bu bedeli ödemesi gerekeceği ifade edilmektedir.26

Bankanın teyitten doğan sorumluluğu çekin süresinde ibrazına bağlıdır. İbraz süresi dolduktan sonra bankanın sorumluluğu sona erer ve çekin teyit edilmiş olması ibraz süresini uzatmaz yahut çekin ibraz süresinden sonra da banka tarafından ödeneceği şeklinde yorumlanamaz.27

Çekin keşide tarihinin teyitten sonradan değiştirilmesi hâlinde ve bu değişiklik banka tarafından onaylanmadığı sürece, bankanın sorumluluğu eski keşide tarihinden itibaren işleyen ibraz süresiyle sınırlı olacaktır.28

Belirli bazı durumlarda muhatap bankanın süresinde ibraz edilen ve kendisi tarafından teyit edilmiş çeki ödememesi mümkün olabilmektedir. Örneğin çek için ödemeden men kararı varsa29 yahut keşidecinin çekten cayması hâlinde30 muhatap banka ödeme yapamayacaktır. Benzer şekilde çekin sahte veya tahrif edilmiş olması veya ciro zincirinde kopukluk olması gibi hâllerde de teyide rağmen muhatap bankanın ödeme yükümlülüğü kalkacaktır.31

Muhatap bankanın ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldıran ve yukarıda örneklenen hâllerden birinin mevcut olmamasına rağmen, muhatap bankanın teyitli bir çeki ödemeden kaçınması hâlinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun borçların ifa edilmemesine ilişkin 112. maddesi ile devam hükümleri uyarınca, muhatap bankanın hamile karşı sorumluluğu gündeme gelir. Bu doğrultuda hamil, muhatap bankadan çek bedelinin yanı sıra, gecikme faizi ile geç ödemeden doğan diğer zararlarının tazminini de talep edebilir. 32

Teyit beyanına rağmen çek bedelinin bloke edilmemesi yahut karşılığı olmadığı hâlde çekin teyit edilmesi, muhatap bankanın iyi niyetli hamile karşı sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.33 Ancak çek hamili, çek hesabında karşılık olmamasına rağmen muhatap banka tarafından çekin teyit edildiğini biliyorsa, bu durumda çek hamilinin iyi niyetinden söz edilemez ve muhatap bankanın sorumluluğu ortadan kalkar.34 Bu duruma örnek olarak, bir Yargıtay kararında, çek hamilinin banka çalışanlarıyla işbirliği içerisinde hareket ederek, karşılığı olmayan bir çeke teyit şerhi koydurması ve çekin ibrazında bu durumun ortaya çıkmasına istinaden bankayı ibra etmesi nedeniyle, muhatap bankadan herhangi bir talepte bulunulamayacağına hükmedilmiştir.35

Çekin teyidi kapsamında, yukarıda da değinildiği üzere banka kambiyo ilişkisine girmemekte, borçlar hukuku kapsamında bir taahhütte bulunmaktadır. Dolayısıyla teyitli çeke istinaden muhatap bankaya karşı kambiyo senetlerine özgü takip yolları kullanılamayacaktır.36

B. Üçüncü Kişiler Bakımından

Çek bedelinin bloke edilmesi hâlinde üçüncü kişilerin haklarının ne olacağı tartışmalı bir konudur. Bir görüşe göre çek bedelinin, bloke edilerek çek hesabından başka bir hesaba geçirilmiş olması hâlinde, ilgili bedel üzerinde ihtiyati tedbir, haciz ve rehin gibi işlemler yapılamayacağı savunulmaktadır.37 Buna karşı olarak ise, bloke edilen meblağın hâlen hesap sahibine ait olduğu ve çek ibraz edilmediği sürece haciz, ihtiyati tedbir ve rehin işlemlerine konu olabileceği ile çek bedelinin başka bir hesaba geçirilmeden üçüncü kişilerin taleplerinden ari tutulması için banka lehine rehin hakkı tanınabileceği ifade edilmektedir.38

SONUÇ

Sonuç olarak, doğrudan TTK ve ÇekK kapsamında düzenlenmeyen ve aynı zamanda yasaklanmayan, uygulamadaki ihtiyaçlar doğrultusunda bir borçlar hukuku taahhüdü olarak doğan teyitli çek, hamil için bir güvence teşkil etmekte ve muhatap bankayı bağlayan taahhüdü gereği süresinde ibraz edilmeme gibi hâller haricinde ödeme alma güvencesi sunmaktadır.

Teyitli çek, hakkında açık şekli düzenlemelerin bulunmaması nedeniyle doktrin ve yerleşik uygulama ile Yargıtay kararları kapsamında değerlendirme konusu olabilmekte, her ne kadar bir güvence olsa da dikkat edilmesi gereken hususlar barındırmaktadır

Footnotes

1. Arslan KAYA, Hüseyin ÜLGEN, Mehmet HELVACI, N. Füsun NOMER ERTAN, Kıymetli Evrak Hukuku, Vedat Kitapçılık, İstanbul 2021, s.299.

2. Bu konuda daha detaylı okuma için, teyidin çek değil borçlar hukuku taahhüdü olarak kabul edilebileceği yönünde bkz.: Reha PORPY, Ünal TEKİNALP, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, Vedat Kitapçılık, İstanbul 2019, s.338. Çekin teyidi kapsamında muhatap bankanın hamile karşı borçlar hukuku taahhüdünde bulunduğu yönündeki görüşü ile bu taahhüdün içeriğinin bir garanti taahhüdü olup olmadığına ilişkin değerlendirmeler için bkz.: Abuzer KENDİGELEN, Çek Hukuku, On İki Levha Yayıncılık, İstanbul 2019, s.471-472.

3. PORPY, TEKİNALP, a.g.e., s.338.

4. Fırat ÖZTAN, Kıymetli Evrak Hukuku, Turhan Kitabevi, Ankara 1997, s.1132; KENDİGELEN, a.g.e., s.464; KAYA (ÜLGEN, HELVACI, NOMER ERTAN), a.g.e., s.323; Ramazan DURGUT, “Çekte Kabul Yasağı ve Çekin Teyidi”, İstanbul Barosu Dergisi, 2006, s.995.

5. POROY, TEKİNALP, a.g.e., s.339; KENDİGELEN, a.g.e., s.464; Durgut, a.g.m., s.995.

6. ÖZTAN, a.g.e., s. 1133; POROY/TEKİNALP, a.g.e., s. 338; KENDİGELEN, a.g.e., s. 464; KAYA (ÜLGEN, HELVACI, NOMER ERTAN), a.g.e., s.323; DURGUT, a.g.m., s.995.

7. Çekteki teyit kaydının tarih de içermesi gerektiği yönünde bkz.: POROY, TEKİNALP, a.g.e., s.338; KENDİGELEN, a.g.e., s.464; KAYA (ÜLGEN, HELVACI, NOMER ERTAN), a.g.e., s.323. Aksi görüş için bkz.: ÖZTAN, a.g.e., s.1133.

8. Gönen ERİŞ, Türk Ticaret Kanunu Hükümlerine Göre Kıymetli Evrak, Güncellenmiş 2. Baskı, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2016, s.1043.

9. Ali BOZER, Celal GÖLE, Kıymetli Evrak Hukuku, Güncellenmiş ve Genişletilmiş Dördüncü Baskı, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü, Ankara 2015, s.238.

10. ÖZTAN, a.g.e., s. 1135.

11. Çek hesabında bloke işleminin gerçekleştirilmesinin yasal bir zorunluluk olmadığı ve çek üzerindeki şerh ile bankanın sorumluluk altına girdiği yönünde bkz.: ERİŞ, a.g.e., s.1044.

12. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 29.12.1993 tarih ve E.2232, K.8792 sayılı kararı, bkz.: ERİŞ, a.g.e., s.1049.

13. POROY, TEKİNALP; a.g.e., s. 339.

14. KENDİGELEN, a.g.e., s.465; BOZER, GÖLE, a.g.e., s.239. Teyidin sadece düzenleyen tarafından talep edilebileceğine ek olarak bu talebin çek henüz lehtara teslim edilmeden yapılması gerektiğine ilişkin olarak ayrıca bkz.: KENDİGELEN, a.g.e., s.465.

15. KENDİGELEN, a.g.e., s.466.

16. KAYA (ÜLGEN, HELVACI, NOMER ERTAN), a.g.e., s.323-342.

17. ÖZTAN, a.g.e., s.1133.

18. ÖZTAN, a.g.e., s.1133; ERİŞ, a.g.e., s.1043.

19. POROY, TEKİNALP, a.g.e., s.338; DURGUT, a.g.m., s.997-998.

20. REİSOĞLU, a.g.e., s.1134

21. KENDİGELEN, Çek Hukuku, s.467

22. POROY/TEKİNALP, a.g.e., s.339; KENDİGELEN, Çek Hukuku, s.471

23. ÖZTAN, a.g.e., s.1134

24. Sezai REİSOĞLU, Türk Hukukunda ve Bankacılık Uygulamasında Çek, Genişletilmiş İkinci Bası, Ankara 1998, s. 110. Bu yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 22.03.1991 tarih ve E.1901, K.2038 sayılı kararı için bkz.: ERİŞ, a.g.e., s.1050.

25. Muhatap banka tarafından teyit edilen çekin, zorunlu unsurları haiz olduğunun kabul edilmesi gerektiği yönündeki açıklamalar için bkz.: BOZER, GÖLE, a.g.e., s.240. Aksi yöndeki görüş için bkz.: REİSOĞLU, a.g.e., s.111.

26. KENDİGELEN, a.g.e., s.467.

27. REİSOĞLU, a.g.e., s.111; ÖZTAN, a.g.e., s.1134.

28. REİSOĞLU, a.g.e., s.111.

29. REİSOĞLU, a.g.e., s.112; ÖZTAN, a.g.e., s.1136

30. DURGUT, a.g.m., s.1000.

31. Bu konuda daha detaylı açıklamalar için bkz.: KENDİGELEN, a.g.e., s 468 vd.

32. Muhatap bankanın teyitli çeki ödememesi nedeniyle muhatap bankaya ve herhalde çekin ödenmemesi nedeniyle düzenleyene yöneltilebilecek taleplere ilişkin detaylı açıklamalar için bkz.: KENDİGELEN, a.g.e., s.469.

33. KENDİGELEN, a.g.e., s.470.

34. REİSOĞLU, a.g.e., s.1137

35. Yargıtay 11 Hukuk Dairesi'nin 29.12.1993 tarih ve E.2232, K.8792 sayılı karar için bkz.: ERİŞ, a.g.e., s.1049.

36. KENDİGELEN, a.g.e., s.471-472.

37. KENDİGELEN, a.g.e., s.467.

38. REİSOĞLU, a.g.e., s.112; ÖZTAN, a.g.e., s.1135-1136.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.